Türkiye’de Rakamlarla İnternet ve Sosyal Medya Kullanımı
Son yılları basitçe özetlemek mümkün değil elbette ama coğrafya, kültür fark etmeksizin milyonların ortak bir yanıtı var: Dijitalleşen Hayat!
Herkesin işleri, dersleri, partileri, buluşmaları, toplantıları dijital dünyaya taşındı derken; internet hayati öneme sahip hale geldi. Elektronik cihazlarımız da adeta birer kıyafet gibi sürekli üstümüzde taşıdığımız ve onlarsız yapamadığımız hale geldi. Hal böyle olunca, tüm dünyanın dijital verilerini içeren analizleri merakla bekler olduk. We Are Social ‘in raporlarını bilmeyeniniz yoktur, ilk kez duyanlar için https://datareportal.com/digital-in-turkey adresini paylaşıyorum. Burada bugüne kadar ülkemize dair yayınlanmış internet ve sosyal medya kullanım analizlerini görebilirsiniz. Sanal dünyadaki ayak izlerimizi ortaya koyan ve gidişata dair önemli içgörüler sunan bu raporları her incelediğimde şaşırmadığımı söyleyebilirim.
Türkiye’nin internet kullanımı ve sosyal medya istatistikleri konusundaki karnesine şöyle bir göz attığımızda; ilk kritik soru şöyle,
Türkiye Sosyal Medya ve İnternet Kullanım İstatistikleri nedir?
We Are Social ‘in raporlarına göre Türkiye’de Ocak 2021 itibarıyla 65 milyondan fazla internet kullanıcısı bulunuyor, bu da toplam nüfusun yüzde 77,7’lik kısmını oluşturuyor diyebiliriz. Asıl önemli olan bu sayının, bir önceki yıla (Ocak 2020) göre 3,7 milyon artmış olması.
İnternette kaç saat geçiriyoruz?
Hepimizin elinden düşürmediği, adeta şarj cihazıyla yaşar hale geldiğimiz günlerde ortalama 7 saat 57 dakikayı internet gezinerek geçirdiğimiz biliyor muydunuz? Üstelik bu sürede geçen yıla göre 27 dakika daha fazla artmış durumda. Ülkemizde yaşayan her 100 kişiden 94’ü (yaklaşık 62 milyon kişi) mobil cihazları aracılığıyla ortalama 4 saat 19 dakika boyunca online!
Tabi akıllı telefon pazarına baktığımızda Android tabanlı cihazların çoğunluğu ve marka değeri algısı nedeniyle en çok tercih edilen tarayıcının açık ara farkla (yüzde 75) Google’ın Chrome tarayıcısı olduğunu görüyoruz. Tabi Chrome’u yüzde 10 ile Apple kullanıcılarının vazgeçilmesi olan Safari’ciler izliyor.
Sosyal medya İstatistiklerinde durum nedir?
Türkiye’de aktif sosyal medya kullanıcısı da bir önceki yıl (Ocak2020) göre 6 milyon kişi artmış. Aslında önceki yıllara ait raporlara baktığınız göreceksiniz ki, Ocak 2019 ile Ocak 2020 arasında bu artış 2 milyon kişiyle sınırlıydı. Rapora göre 2021 itibarıyla Türkiye’de 60 milyon kişi sosyal medyada aktif, bu da nüfusun yüzde 70,8’ine denk geliyor. Korkutan bir rakam mı? İstenirse bu iyi yönde kullanılan bir Pazara dönüşebilir.
Rapora baktığımızda, dijitalleşme konusunda neredeyse tüm cihaz ve ortamları kullanıyoruz. Yani; sadece telefon ve bilgisayar olarak düşünmeyelim lütfen😊 tabletten video platformlarına, oyun konsollarından sanal gerçeklik ekipmanlarına, giyilebilir teknolojilerden akıllı ev sistemlerine kadar aklınıza gelebilecek her türlü aracının kullanım oranı dünyada olduğu gibi ülkemizde de giderek artıyor.
Peki Türkiye’de ne dinleyip ne izliyoruz?
Yukarda bahsettiğim üzere bir günde 7 saat 57 dakika çevrimiçi oluyoruz. Yani ülkemizde uyanık geçirdiği zamanın yaklaşık yüzde 47’sini dijital dünyada geçiren bir kitle var. Peki milyonlarca kullanıcı neler yapıyor?
Mesela ortalama 3 saat 13 dakika televizyon izliyoruz. Halen televizyon izlemek vazgeçilemez bir alışkanlık. Biraz stalk, biraz haber takibi, müge anlı vb. programlar derken sosyal medyada 2 saat 57 dakika geçiriyoruz. Kitap-dergi okumaya veya müzik dinlemeye bunca yoğunluk içinde yine de küçümsenmeyecek oranda ortalama 3 saat ayırıyoruz. Podcast son yıllarda revaçta. Bizim ülkemizde dinlemek belki de henüz tam içselleştiremediğimiz bir iletişim yöntemi olsa da 36 dakika gibi bir zamanı podcaste ayırdığımızı söyleyebilirim. Ve tabiki, oyun bağımlığı… Oyun oynama oranı rapora göre hemen hemen bir saatimizi alıyor. Bence bu rakam daha yüksek olabilir😊
Peki Türkiye’de ne arayıp durduk?
Bu oranları görünce birçoğumuz şu soruyu sormaktan kendini alamıyor. “İnterneti ne için kullanıyoruz?”
Gelin ayrıntılara birlikte bakalım. Verilere göre bilgi almayı amaçlayan bir kesim oldukça aktif, lakin arkadaşlarımız ve ailemizle temas halinde kalmak bizler için ikinci sırada geliyor. Halbuki sosyalleşmek için internetteyim diyenlerin sayısı bir dönem oldukça fazlaydı.
Özellikle salgınlar savaştığımız ve evlere çekildiğimiz şu dönem haberleri ve etkinlikleri takip etmek, bir şeylerin nasıl yapılacağını anlatan içerikleri araştırmak, video-film izlemek de başlıca alışkanlıklarımız arasında ve bu oranlar her geçen gün artıyor. Evde sürekli online kalabilen bu kesim ilham verecek yeni fikirleri aramayı da ihmal etmiyor, sürekli vaktini yeni şeyleri öğrenmeye adayan bir kesim var.
Peki Google’da 2020 yılının arama trendlerine bakalım mı?
Arama motorlarında en çok hava durumunu arattığımızı biliyor muydunuz? Şaşırtıcı bir sonuç olsa da youtube, son dakika haberleri, altın, dil çeviri, HES Kodu Nasıl Alınır, Zoom Programı Nasıl Kurulur, 1000 TL Yardım Başvurusu Nasıl Yapılır, Uzaktan Eğitim Nasıl Oluyor, Bağışıklık Sistemi Nasıl Güçlenir gibi anahtar kelimelerin yanı sıra tabii ki sosyal medyanın ayrılmaz üçlüsü Facebook, Twitter ve Instagram gibi mecralara girmek için bir hayli arama yapmışız. Listenin en ilgi çeken noktası ise, uzaktan eğitimin hem bireysel hem de kurumsal hayatımızın günlük ihtiyacı haline gelen EBA’nın en çok aranan dördüncü içerik olması😊 Covid-19 ile birlikte artık hayatımızda elle temas edilen her şeyden çekinir olduk. QR kodlar ve video görüşmeler mobil kullanıma damga vurdu diyebiliriz.
Mobil dünyada Türkiye!
4G, 4.5G ve 5G derken Ocak 2021 itibarıyla neredeyse 77 milyon kişi mobil cihazlarından dünyaya bağlı hale geldi. Üstelik son 1 yıl içinde 2 milyon kişi daha bu orana eklenmiş durumda. Merak edilen şey, Peki ne yapıyoruz?
Aslında lider yine mesajlaşma uygulamalarında. Müzik, video, oyun, alışveriş, harita, bankacılık, sağlık ve arkadaşlık sitelerini tercih eden bir kesim varken, diğer taraftan da vazgeçilmezimiz haline gelen video aramalar ve tele konferanslar.
Hiçbir yere temas etmeden okuttuğumuz QR kodları da mobil alışkanlıklarımız arasına alabiliriz. Tüm mobil aktiviteler arasında en çok bunlarla vakit geçiriyoruz. Bu arada pandemi denince ilk akla gelen yöntemlerden biri olan mobil ödeme konusunda da yavaş yavaş bir artış görüyoruz, bu alışkanlık yüzde 13 seviyesinden yüzde 14,8 seviyesine yükseldi ve yükselmeye devam ediyor. Burada bazı bankaların verileriyle de bu oranı destekleyebiliriz. Mesela 2020 yılında Nisan-Ekim döneminde bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla QR ile işlem adedi 15,7 kat artmış görünüyor. Benzer şekilde mobil ödeme işlem adedi de 4,8 kat, temassız işlem özellikli kart talepleri ise yaklaşık yüzde 4 oranında artmış.
En çok indirilen uygulamalar nelerdir?
Rapora bakarsak, burada TikTok başı çekiyor, üstelik dördüncü sıradan zirveye ulaşmış. TikTok’u, tüm gizlilik tartışmalarına rağmen Whatsapp takip ediyor. Listenin üçüncü sırasında ise şaşırtmayan bir uygulama var: HES (Hayat Eve Sığar). En fazla aktif kullanıcıya sahip uygulamalar açısından bakarsak eğer; Whatsapp, Instagram, Facebook, Facebook Messenger ve Twitter ipi göğüslüyor.
E-ticaret Sektöründe durum nedir?
En çok neye para harcıyoruz? diye merak edenler olabilir.
Önce şunu söyleyebiliriz, %89’umuz internet ve mobil aracılığıyla bir ürün ya da hizmet aratıyor. %68’imizin cihazında en az bir alışveriş uygulaması mevcut. Hangimizde yok ki?
Geldiğimiz noktayı özetleyecek bir veri paylaşmak istiyorum. 2019-2020 arasındaki e-ticaret sektörü değişimine bakıldığında, yemek ve kişisel bakım harcamalarımız %49,6 artmış. Oyuncak ve hobi alışverişlerimiz %45, moda ve güzellik ise %42.
Harcamalarımızın azaldığı tek kalem var, tahmin ettiğiniz üzere %53,3 ile seyahat, ulaşım ve konaklama hizmetleri tabiki. Konu internet ve sosyal medya olunca veri çok.
Bu arada Dünya genelinde web için içerik üretilen diller arasında Türkçe dördüncü sırada yer alıyor. Ve bu oran her saniye yukarı doğru tırmanıyor.
Kaynak: https://datareportal.com/reports/digital-2021-turkey